Karmaşık

Posted: 31 Aralık 2010 Cuma by Mengüalp in Etiketler:
0

Tesadüflere inanır mısınız? Ben inanmazdım. Yanılmışım. Yine yanılmışım, ama olsun mutluyum. Bir önceki günden  bir adım önde olmak her zaman güzel bir hissiyat. Yaklaşık dört saat kadar sonra elektrik makineleri-I dersimin vizesinin telafisi var, bense %10 çalışmış durumdayım ve buna rağmen yazıyorum. Evet, doğaçlama, içimden gelerek. Belki dersten kaçarak, ama olsun. Biliyorum ki, bunu yazmıyor olursam kaybedeceğim tek şey, bu yazının kayıt olarak bir kenara düşülmesi olacaktır.

Odamın camı açık. Dışarda kar yağıyor. Bense arkamdaki duvarın da soğukluğuyla epey titriyorum. Tabi az önce içtiğim 600cl'lik redbull'un da etkisi var bunda. Biraz yorgunum. Çalışmaktan ya da bu kaçışlarımdan değil de, daha çok sakin ve temiz kafayla düşünememekten yoruldum. Her daim bir stres, telaşe.. Kendimden bir döküntü var şu anda karşınızda. Çok bir işe yaradığından değil de, daha çok kendi çapında hezeyanlarından biraz olsun gerçeklerden soyutlanmaya çalışmamdan bu döküntüler.

İç yolculuğum adını verdim ben bu döküntü halime gelmeme sebep olan hayat dilimime. Ne güzel ki, ne mutlu ki bana, yapmayı istemediğim şeylerden arındırdım kendimi, tamamen olmasa da bu bir başlangıç ne de olsa. Bilinçi ya da bilinçsiz fark etmeden, baskısız bir şekilde arındırdım kendimi istemediklerimden. Bu soru işareti mi uyandırıyor? Öyleyse; kendi isteğim dışı oluşan odamın ışığını kapatmam bile buna dahil.

Tesadüf dedim, iç yolculuğa çıktım. Evet, aynen de öyle. Hayat bütünüyle bir, ve bu hayat benimkisi. Benim ki de böylesi işte. Tasviri ayan, eleştiride yayvan, bi o kadar da perişan.

Olsun. Hiç inzivaya çekilmek nasıl bir şey düşündüğünüz oldu mu? Kendi çapımda yapmaya çalıştım ben. Ne kadar başarılı oldum bilemiyorum. Lakin, sonuçları bence aşikar. Bunları yazıyorum, size de göstermem gerekmez mi? Şart değil, dipnot benimkisi..

Şapşal bir mutluluk vardı. Sırasıyla, heyecanlı, hüzünlü, meraklı, endişeli, mutlu, hüzünlü.. değişti, değişmeye devam da edecek. Biliyorum. Biliyorum, çünkü farkındayım. Umursamazım sanki oradan değil mi? Sizce evet, bence hayır. Benimkisi bir seçim. Kendi yolumdan gitme seçimi, isteği, kararı ve noktası.

Benim dertlerim sadece beni ilgilendirir, başka herhangi birisini asla ve asla değil. Çok atara gerek yok, antiparantez bu biraz da. Ama dışa vurumum benim nitekim. Hani kişilerin yüzlerine bunu haykırmıyorum ya, buraya haykırasım geldi işte. Ne zamandır benim sorumululuklarım, sizinkiler oldu ki zaten? Bunu hiç anlayabilmiş değilim.. Ben yapıyorsam, yine benim bileceğim iş :).

Velhasıl kelamül cafcaf, mutluyum. Niye mi? Somut sebep mi olsun illa ki? Gerek yok, kendim biliyorum ve buraya da notumu düşüyorum.

Afıt: Sonsuz katkısı olan Sn. M.T.'ye teşekkürü borç bilirim.

Dipnot: İlerde bakınca bu yazıya hayıflanma. Çünkü bu sensin.

Powered By Blogger